Memnu Hakların İadesi Dilekçesi

Memnu Hakların İadesi Şartları ve Dilekçe Örneği

Memnu hakların iadesi, Türk Ceza Kanunumuz dışındaki yasalar ile suç olarak tanımlanmış ve mahkumiyete bağlanmış hak yoksunluklarının geri verilmesidir. Uygulamada daha çok memnu hakların iadesi olarak tabir edilse de 5352 sayılı “Adli Sicil Kanununun” 13/A maddesinde “Yasaklanmış Hakların Geri Verilmesi“ başlığı altında yer alır. Yine yasanın 13/A ve alt bentlerinde memnu hakların iadesi şartları detaylı bir şekilde düzenlenmiştir. Bu şartların oluştuğu memnu hakların iadesi dilekçesi ile etraflı bir şeklide ortaya konması gerekir.

Niteliği, amaç ve kapsamı bakımından “adli sicil kaydı sildirme başvurusu” ile farklı hukuki yollardır. Adli sicil kaydının nasıl sildirileceği ve şartları konusunda daha detaylı bilgilere “Adli Sicil Kaydı Sildirme Başvurusu ve Dilekçesi” başlıklı yazımızdan ulaşabilirsiniz.

Memnu Hakların İadesi Şartları

Memnu hakların iadesi dilekçesi hazırlanmadan önce 5352 sayılı yasanın 13/A maddesinde sıralanmış olan şartlar hakkında detaylı bir şekilde bilgi sahibi olunması gerekir. Bu şartları ve özellikleri ise aşağıdaki gibidir.

Cezanın Tamamı İnfaz Edilmelidir

Hüküm olunan cezanın tamamen infaz edilmesi memnu hakların iadesi şartları arasında yer alır. Hükümlünün şartla tahliye olmuş veya denetimli serbestlik hükümlerinden yararlanmak üzere tahliye olması hükmün tamamının infaz edildiği sonucunu doğurmaz. Hükümlü hakkında denetimli serbestlik uygulanması durumunda, denetimli serbestlik süresinin de dolması hüküm tamamen infaz edilmiş olması gerekir. Bu durumda memnu hakların iadesi şartları arasında denetimli serbestlik süresinin dolması gerektiğinin de yer aldığını söyleyebiliriz.

İnfazın Üzerinden 3 Yıl Geçmiş Olmalıdır

5352 sayılı yasanın 13/A-1-a maddesine göre hükmün tamamen infaz edilmiş olması memnu hakların iadesi şartları için yeterli değildir. Ayrıca infaz tarihinden itibaren en az 3 yıl geçmesi ile yasaklanmış hakların geri verilmesi talebinde bulunulabilir. Bu şartların oluşmaması halinde yapılacak bir başvuru reddedilecektir.

İyi Halli Olmak ve Yeniden Suç İşlememek

Yukarıda belirtmiş olduğumuz 3 yıllık süre daha çok hükümlünün iyi halli olup olmadığının tespiti açısından uygulanmaktadır. Hükümlünün bu 3 yıllık süre içerisinde yeniden suç işlememesi gerekir. Memnun hakların iadesi dilekçesinin sunulmuş oldu mahkemece hükümlünün iyi halli olduğu yönünde kanaat oluşması önemlidir. Hükümlünün bu süre zarfından yeniden suç işlememiş olması iyi halli olduğu yönünde kanaat oluşması için çoğu zaman yeterli görülmektedir.

Yukarıda belirtmiş olduğumuz şartlar haricinde etkin pişmanlık ve genel af dışında bir nedenle infazın sona ermesi halinde ise hükmün kesinleşmesinden itibaren 5 yıl geçmiş olması gerekir.

Memnu Hakların İadesi Başvurusu

Yukarıda sıralamış olduğumuz şartların birlikte gerçekleştiğini düşünen hükümlü ya da vekili başvuruda bulunabilir. Memnu hakların iadesi dilekçesi hükmü veren mahkemeye ya da hükümlünün ikametgahındaki aynı derecedeki mahkemeye verilir. Memnu hakların iadesi re’sen gözetilen bir durum olmadığından ilgili tarafından talep edilmelidir. Uygulamada genellikle bu talepler hakkında duşuma açılmaksızın bir karar verilir. Ancak gerek görülmesi halinde Cumhuriyet savcısı mütalaası ile birlikte hükümlünün dinlemesi şeklinde de karar verilebilecektir.

Memnu Hakların İadesi Neleri Kapsar?

Memnu hakların neleri kapsayacağı konusunda tek tek sıralama yoluna gidilmemiştir. 5352 ayılı yasanın 13/A maddesinde yapılan tanımdan da anlaşılacağı üzere Ceza Kanunumuz haricindeki diğer yasalar ile öngörülmüş hak yoksunluklarını tamamı memnu hakların kapsamı içerisinde yer alır.

Memnu Haklara Örnekler

Görüldüğü gibi memnu hakların kapsamı oldukça geniş olup tek tek sıralama yoluna gitmek oldukça zordur. Uygulamada en sık karşılaşılan memnu haklara örnekler; Sürücü belgesinin geri alınması, belirli bir meslek ve sanatın icrasının durdurulması, ihalelere girmenin yasaklanması, seçme ve seçilme hakkından yoksun kalma, kısıtlılık altında bulunma şeklinde olabilmektedir.

Memnu Hakların İadesi Alan Memur Olabilir Mi?

Kural olarak memnu hakların iadesi kararı ileriye dönük sonuç doğurur. Bu durumda 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun, memuriyete atanma şartlarının düzenlendiği 48. Maddesi ile birlikte bir değerlendirme yapılmalıdır.

Bilindiği üzere 657 sayılı yasanın 48/5 maddesine göre TCK 53 maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa dahi 1 yıl ve daha fazla süreli hapis cezası ile mahkumiyet halinde yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınmış olsa dahi kişinin memur olması mümkün değildir. Ayrıca uygulamada daha çok yüz kızartıcı suç olarak bilinen, rüşvet, hırsızlık, sahtecilik, dolandırıcılık, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma gibi suçlar nedeniyle mahkumiyet hükmü bulunması halinde de affa uğramış olsa dahi memnu hakları iadesi kararı alınmış olsa bile kişinin memur olabilme hakkı bulunmamaktadır. Memur atama ve nakil işlemlerinden ve memur disiplin hukuku kapsamındaki uyuşmazlıkların çözümünde görevli Danıştay 12. Dairesinin bu konuda vermiş olduğu karalar da bu yöndedir.

Memnu Hakların İadesi Alan Memur Olabilir Mi Danıştay Kararı

Memnu haklarının iadesine ilişkin mahkeme kararları, mahkumiyeti ortadan kaldırmamakla beraber ceza mahkumiyetinden doğan bazı hakların kullanılmasına yönelik ehliyetsizlikleri geleceğe dönük olarak ortadan kaldırmaktadır. Memuriyette iken veya memuriyete girmeden önce 657 sayılı Kanun’un 48. maddesinde sayılan suçları işlemek suretiyle mahkum olan ve bu nedenle Kanun’un 48. maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (5) numaralı alt bendinde gösterilen şartı taşımayanların, ilgili mahkemelerden memnu hakların iadesi kararı almaları durumunda, Devlet memurluğuna atanabilecekleri; ancak, bu atamanın açıktan atama niteliği taşıdığı ve bu konuda idarenin takdir yetkisinin bulunduğu açıktır.

Bir kamu görevine açıktan veya yeniden atama yapmak konusunda idarelere takdir yetkisinin tanındığı, ancak, bu takdir yetkisi de mutlak ve sınırsız olmayıp, kamu yararı ve hizmet gerekleriyle sınırlı olduğu, takdire dayanan işlemlerin sebep ve maksat unsurları yönünden yargı denetimine tabi olduğu açıktır. İdarenin bu konuda yargı kararı ile zorlanamayacağı; bir başka ifadeyle, bu takdir yetkisi açıktan atamaya ilişkin bir işlemde kullanılmış ise; bunun kadro, ihtiyaç, hizmet gerekleri ve atama isteminde bulunan kişinin kişisel konumu gibi durumlar dikkate alınarak kullanılıp kullanılmadığının yargı merciince incelenmesi, yargı merciince de idari işlem niteliğinde yargı kararı verilemeyeceği hususu idare hukukunun bilinen ilkelerindendir.

Devlet memuru olarak görev yapmakta iken herhangi bir nedenle bu görevinden ayrılan ilgililerin, kendilerine hak sağlayan hukuki kazanımlara istinaden yeniden açıktan atanmalarına yönelik başvuruların değerlendirilmesi aşamasında; başvuranın hizmetine ihtiyaç duyulması, boş kadronun bulunması ile görevin önem ve niteliği gibi kriterlerin göz önünde bulundurularak bir karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır.

Dosyanın incelenmesinden; hakkında verilen mahkumiyet kararının Yargıtayca onanması üzerine 657 sayılı Kanun’un 98. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca görevine son verilen davacının, memnu haklarının iadesine karar verildiğinden bahisle, memuriyet görevine yeniden atanması istemiyle yaptığı başvurusunun reddi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Bu durumda, memnu hakların iadesi kararıyla, hak yoksunluğu sona ererek yasaklanan haklarını yeniden kazanan davacının, Devlet memurluğuna atanması mümkün olmakla birlikte, yeniden atanması için yaptığı başvurusu, açıktan atama koşullarına tabi olduğundan, açıktan atama konusunda takdir yetkisine sahip olan davalı idarenin, davacının yürüteceği hizmetin özelliği ve önemini de dikkate alarak, yeniden atanma isteminin reddine ilişkin dava konusu işlemde, kamu yararı ve hizmet gerekleri yönünden hukuka aykırılık görülmemiştir.

Bu durumda; İdare Mahkemesi kararının gerekçesi yerinde bulunmamakta ise de, sözü edilen husus, sonucu itibarıyla hukuka uygun bulunan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte bulunmamıştır.

Danıştay 12. Dairesinin 14.12.2022 tarih 2020/1142 esas ile 2022/6480 sayılı kararı

Danıştay 12. Ceza Dairesinin 14.12.2022 tarihli kararında anlaşılacağı üzere memnu hakların iadesine konu olan suçun 657 sayılı yasanın 48. Maddesinde belirtilen sürelerde ve yüz kızartıcı suçlardan olup olmadığına göre bir karar verilmektedir. Bu durum ceza hukukundan çok İdare Hukukunu ilgilendiren bir uyuşmazlıktır.

Memnu Hakların İadesi Ne Kadar Sürer?

Daha öncede belirttiğimiz gibi memnu hakların iadesi dilekçesi üzerine verilecek olan kararlar daha çok duruşma açılmaksızın evrak üzerinde, dosyadaki bilgi ve belgelere göre yapılır. Bu nedenle 15 gün ile 1 ay gibi kısa sürede bu kararların alınması mümkündür. Başvuranın dilekçesinde memnu hakların iadesi şartlarının oluştuğuna dair bilgi ve belgelerin asıllarını eklenmesi bu süreler daha da kısaltabilecektir.

Memnu Hakların İadesi Alan Silah Ruhsatı Alabilir Mi?

Yukarıda belirtmiş olduğumuz memnu hakların iadesi şartlarının oluşmasından sonra yapılacak başvuru sonrası bu şartları oluştuğunun anlaşılması ve başvurucunun lehine karar verilmesi halinde memnu hakların iadesi kararı alınmasından sonra silah ruhsatı alınmasına ilişken diğer şartların da gerçekleşmesi halinde ilgilinin silah ruhsatı alması mümkündür.

Memnu Hakların İadesi Kaç Yıl Sonra Talep Edilir?

5352 sayılı yasanın 13/A maddesine göre memnu hakların iadesi kararının talep edilebilmesi için hükmün infazından itibaren 3 yıl geçmesi gerekmektedir. Örneğin 3 yıl 6 ay hapis cezasının infazından sonra olmak üzere 3 yıl sonra talepte bulunulabilir. Bu durumda memnu hakların iadesinin kaç yıl olduğu hürriyeti bağlayıcı cezanın süresine göre değişiklik gösterebilir.

Memnu Hakların İadesi E-Devlet Üzerinden Talep Edilebilir Mi?

Uyap ve e-devlet sistemi arasındaki entegre sistemler sayesinde adli sicil kaydının silinmesi başvurusu e-devlet üzerinden yapılır. Ancak yasaklanmış hakların geri verilmesi taleplerinin e-devlet sistemi üzerinden yapılması mümkün değildir.

Memnu Hakların İadesi Dilekçesi
Memnu Hakların İadesi Dilekçesi

Yüz Kızartıcı Suçlarda Memnu Hakların İadesi

Yasaklanmış hakların geri verilmesi kararının alınması için yüz kızartıcı suçlar konusunda bir ayrım yapılmamıştır. Memnu hakların iadesi memuriyete engel olup olmadığı konusunda genellikle yüz kızartıcı suçlar belirleyici olmaktadır. TCK 53 maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa dahi yüz kızartıcı suçlardan memnu haklarının iadesi kararı alınmış olsa dahi kişi memuriyete atanma hakkına sahip olamamaktadır.

Memnu Hakların İadesi Dilekçesi

TALEPTE BULUNAN                       : TC Kimlik No ve Açık Kimlik Bilgileri

ADRES                                               : …

VEKİLİ                                                 : …

TALEP KONUSU                              : Memnu Hakların İadesi

AÇIKLAMALAR                                :

Hakkımda … Ceza Mahkemesinin … tarih … esas ve … sayılı kararı ile … suçundan … yıl … ay ve … gün hapis cezası hükmü kurulmuştur. Kurulan hüküm ile birlikte aynı zamanda … yönünde hak yoksunluğuna da hükmedilmiştir.

Hakkımda … Ceza Mahkemesinin kurmuş olduğu hükmün infazı … tarihinde tamamlanmıştır.

5352 sayılı yasanın 13/A maddesinde de belirtildiği üzere; Hükmün tamamen infaz edildiği ve infaz tarihinden itibaren yasal süre olan 3 yıl geçtiği görülmektedir. İnfaz tarihinden itibaren 3 yıl geçmiş olması ve bu süre zarfında yeniden herhangi bir suç işlemediğim dilekçeme ekli adli sicil kaydından da anlaşılmaktadır.

Yukarıda açıklamış olduğum nedenlerden ötürü memnu hakların iadesi şartları oluşmuştur.

NETİCE VE TALEP                : Yukarıda detaylandırmış olduğum nedenlerden ötürü, hakkımdaki kamu haklarından yasaklılığının kaldırılarak memnu haklarının iadesi kararı verilmesini arz ve talep ederim. (Tarih)

DELİLLER                              : Adli sicil kaydı

                                                 … Ceza Mahkemesinin … sayılı kararı

   İSİM SOY İSİM

                         Talepte Bulunan

Memnu Hakların İadesi Dilekçesi Hazırlanırken Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar

Ceza hukuku, idare hukuku veya diğer hukuk mahkemelerine sunulacak olan dilekçelerde maktu bir form oluşturmak imkansızdır. Her olayın oluş şekli ve talepler farklı olabileceğinden tam ve detaylı bir dilekçenin hazırlanması için buna ilişkin bilgilerin ayrıntılı olarak bilinmesi gerekir.

Aynı durum memnu hakların iadesi dilekçesi için de geçerlidir. Bu konuda detaylı bir hukuki bilginin var olması halinde her zaman alanında uzman bir hukukçu avukattan destek alınması sürecin daha sağlıklı ilerlemesine imkan tanır.

Memnu Hakların İadesi Nasıl Alınır?

Yukarıda da belirttiğimiz gibi öncelikle memnu hakların iadesi şartlarının oluşması gerekir. Bu şartların oluştuğunun düşünülmesi halinde ise bir örneğini paylaştığımız memnu hakların iadesi dilekçesi üzerinde gerekli düzenlemeler yapılarak, bizzat veya vekil aracılığı ile ilk kararı veren mahkemeye veya ikametin bulunduğu aynı mahkemeye başvuru yapılarak yasaklanmış hakların geri verilmesi (memnu hakların) talebinde bulunulabilir.

Similar Posts

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir